29 Ağustos 2010 Pazar

Bir kayıda sığmaz 7 gün, gün gün gelir gerisi de....

Her uzun yolda böyle uyursun sen oğlum... Uyku saatin değilse en fazla 1 saat dayanırsın, ama uyku saatinse eğer, son 1-2 soru sorar sonra böyle dalar gidersin işte.
Yaklaşık 4 saatlik yolumuzun sonunda, dedenin evinde gelir gelmez kara şimşeği yıkadık üçümüz.
İzmir'de bu kadar çok kelebek görmeyen sen, Dalaman'da görmediğin kadar çok gördün. Rengarenk boy boy, bunuda senin için çektim...
İlk Sarsala turumuz. Koya gelmeden önce bakmaya doyamadığımız dağların arasında saklı muhteşem Koca Göl.
Veee Sarsala koyu. İyi ki babamız Dalaman'da büyümüş. Elbet daha çook var ülkede
bu güzellikte koylar. Ama resimdeki bir detay çok önemli. Deniz de yüzen insan sayısı
yok gibi. Aşağı inince bizde gördük ki, koca koyda belki 20 kişi yoktuk. Hele akşam üzeri
 denizde sadece biz vardık.
Bu sıcacık denizde yanımızda "Defne Tüçcan" ve Elif ile Burak vardı. Şimdi soruyorum kendime
niye biz hepimiz resim çekilmedik diye. Bir de konuştuk çekilelim diye. Ne iyi geldi bana
arkadaşlarımızı görmek vakit geçirmek... Tekrarını planladık... Perşembeye...

İlk gördüğümde bu güzel kızı yaşında bile değildi. Hemen sevmiştim kanım ısınmıştı. Şimdi daha da çok seviyorum. Zaten bir kız çocuk özlemi de var... Tuz biber oldun üstüne Defne. Birde konuşman yokmu annezim babazım diye....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...