Masal

Asırlar öncesinden bize uzanan masalların çocuklar üzerindeki etkileri araştırılmış, masal dinleyen ve okuyan çocukların şu özelliklere sahip olduğu anlaşılmıştır:

" Konuşmaları güzelleşir.

" Daha düzgün cümleler kurarak konuşurlar.

" Kelime dağarcıkları geniş olur.

" Jest ve mimikleri yerinde kullanırlar.

" Ses tonunun etkisinden yararlanmayı bilirler.           

" İyi bir dinleyici olurlar.

" Yorumlama ve düşünme yetenekleri gelişir.             

" Kitap okumayı severler.                                     

" Taklit edebilme özellikleri gelişir.                            

" Mutluluğu ve sevmenin değerini bilirler.

Hediye

Sahip olduğum en güzel hediye sen, doğum günümde aldığım en özel hediye yine senden kırmızı bir kalp küçük ellerinle bezenmiş. Bursa'dan cici anne, kadiy dede, eşen ve haşan geldiler. Ve Nurcan teyzen yaptı yapacağını seni tam 12'den. Anne benim paştam şeşil olsun üstünde bernardın resmi olsun dedin. Al sana bernard.
Sarp hiç akülü oto görmedin mi oğlum sen. Ben sana alayımı mı:). Güzel olunca herşey benim içimde de kırmızı güller açıyor... (Yeşil kolyemin resmini koyamadım (It's good to be with you) (Aşık only for you)

Mozart ve 23 Nisan

İlk 23 Nisanı kutlaması,  Her gün el verdiğin mozart, bezi atmanın şerefine 2 kitap bizden sana....

3

Bu sene Oğlum 3; Ben 30; Aşık 33; evde 3 kişiyiz. 3 çocuğumuz olsun derdik. Sahip olunca birine anladık zor iş olduğunu.  Çocukken oyunda yanınca allahın hakkı 3 der tekrar oynamaya devam ederdik. Bi kerameti var mıdır 3'ün? 

Çok mu masum?

Meğer fark varmış aralarında iki kardeşin..

Bahçe

Açık havada bol bol güneşlendik. Tanju Baba götürdü bizi buraya.

Ve her anı eğlenceli günümüzün notları; Nurcan ablam yine papatyalardan taç yaptı. (15 sene öncede yapardı)

Sude ve İrem taçlandı. İlayda resim çektirmek istemedi. Çağan Sarp'ın arabasını aldı, Ayşe "benim" dedi. Sarp oradaki bir çocuğun topuyla oynadı, Ayşe topada "benim" dedi. Sarp motor ile gezen çocuğu indirdi kendi bindi, binerken Ayşe motorada  "benim" dedi. Sarp ile Ayşe motorda gezerken Çağan bende bincem diye mızıkladı. Sırayla dedik bekle dedik. Sıra oğluma geldi. Ayşe yine "benim"  dedi, Çağan'la da motorda gezdi. Hakkım etleri pişirdi, biz yedik. Erdem hep makamında idi hiç kalkmadı. Çağan köpeğe ot verirken azıcık ısırıldı. Korktu pek belli etmedi.  

Aksoydan rezidans

Bursa'dan geldiler ERK ailesi. Evimizi çok beğendiler. En çok oğlumun odasını beğendi teyzesi. Her birimiz bir köşeye serpildik. Zaten bu nüfusun bir arada uzun vakit geçirmesi pek mümkün değil. Balıkçı aşık taze balıkları pişirdi. Salatalar mezeler yapıldı. Herşey güzel bir akşam yemeği için. En çok oğlum mutlu oluyor. İyi ki 5 kardeş olmuşuz iyi ki bu kadar çok çocuk olmuş. Her birinin rengi var ayrı tadı var. Ayşem yine yine yeniden görüp beğendiği her şeye "benim" dedi. Bişeye canı sıklınca da "babacım bak mana" diye aldı soluğu babasının yanında. Ablam oğluyla huşu içinde. Bizde kapıldık Erdem'in büyüsüne sakinliğine. Çağan'ımı görmedim ben hiç hep oynadı çocuklarla. Sadece Sarpla bir ara dalaştılar. Ne oldu diye yanlarına gidince "Şarp bana bu arabayı atcaktı ama şona kanasaydı doktoyamı gitşeydim" dedi titreyen ses tonuyla. Sarpım ağladı. Benim içim dağlandı. Yemekler yendi çay içildi, çocuklar uyuduğunda oturup bir nefes alalım dediğimizde ablamla saat 1'di. İkimizde dayanamadık. Yaşadığımız kadarıyla avunup bizde uyuduk.